Saygıdeğer hanımefendiler ,Sevgili Selimiye ‘li dostlar ,

Psikolog Prof. Dr. Halis Özgü Cumhuriyet gazetesindeki bir makalesinde şöyle diyordu

“ İnsanoğlunun  iki hasleti vardır.Unutmak ve hatırlamak .”

Zaman  zaman geçmişe yaptığımız sanal yolculuklarda anıları devşirir ve  ya içimizde bir burukluk ya da yüzümüzde mutlu bir gülümseme oluşur.

1971 Haziran ayında Gelibolu 2nci Kolordu Komutanlığı Harekat Başkanlığı emrine atandığım güne kadar Selimiye Askeri Ortaokulu  ve Kuleli Askeri Lisesinde yaşadığım süreç ben de derin izler bırakmıştır.Çok farklı anılar benim koltuk değneklerim olmuştur.Tek şikayetim , bu anılar öğrencilerime  ve okuluma duyduğum özlemi hep tetiklemişlerdir.”Ben bu okullardaki öğretmenliğe doyamadım.” demişimdir ve duygularım değişmemiştir.Emekli öğtermen arkadaşlarım bilirler.

1961-62 ders yılı başında Selimiye Askeri Ortaokulunda yaşadığım bir olay anılarımın arasında açık ara en önde yer alır.Sınıfa ilk girdiğimde , sıcak yuvalarından kopup gelen küçük delikanlıların ürkekliği beni kaygılandırmıştı.Birkaç ay sonra , bilgi akışı belirli bir düzeye ulaşmasına karşın, ürkeklik , azalarak da olsa devam ediyordu.Nöbetçi olduğum birgün , koridorun başındaki bir sınıfta etüd başlamış olmasına karşın ayakta dolaşanları yüksek sesle uyarmıştım. Yanındaki kısımdan , benim öğrencilerimin bulunduğu kısımdan nöbetçi onbaşının sesini duydum :”Elgin abi geliyor.Elgin abi geliyor” O an kendimi bir kuş gibi hissettiğimi çok iyi anımsıyorum . Sanki duyduklarım geçer not aldığım bir sınav sonucunun ilanıydı.

Öğrencilerime İngilizce’yi sevdirmek tek hedefim idi .Ancak , onların karşısında baskıcı bir öğretmen imgesi yaratmak  da istemiyordum.İlgi - bilgi – sevgi yumağının nasıl oluşturulacağını belirlemekte ,öğrencilerim mesleğinin ilk yıllarını yaşayan bana çok yardımcı olmuşlardı.Bu nedenle öğrencilerime  teşekkür borçluyum. Teşekkür ediyorum.

1962-63 ders yılında ABD  de beş arkadaş kursta bulunduk .Dönüşte Kuleli Askeri Lisesine atandım.Selimiye Askeri Ortaokolundan mezun olan öğrencilerimin bir bölümü ile tekrar buluşmak güzel bir sürpriz oldu.Diğer öğrencilerim ise , Erzincan Askeri Lisesinde eğitimlerini sürdürüyorlardı.Ancak , bu okul lağv edilince , lise son sınıfı okumak üzere Kuleli Askeri Lisesine geldiler.Harika İngilizce’siyle Alp Kamoy da onlar arasındaydı.

Kuleli ‘ye geldiğinizde ,üzerinizdeki ürkekliği atmış söylemle eylemin coşkulu havasını yaşayan delikanlılar olmuştunuz.Bilinçlenerek büyüdünüz.Hem topluma hem de yaşadığınız çağa karşı sorumluluk duymayı ,iyinin ,güzelin ,doğrunun yanında yer alıp kötüye dur demeyi öğrendiniz. Cumhuriyet’in yüce değerlerini korumayı vatan borcu bildiniz . Bu konuda hiçbirimiz ödün vermeyiz.

Geçen sene nisan ayı sonunda düzenlenen toplantıda sergilenen dostluğun sıcaklığıyla çok mutlu olmuştum. Ancak ,bu sene toplantıya katılmakta kararsızlık içindeydim.Eşim beni uyardı. ’’Bak,sonra pişman olursan , karışmam ” dedi.İyi ki öyle dedi.Fügen sana teşekkür ediyorum.

Geçen mart ayı sonuna doğru ,Başkanımız sayın Ercan Ertüren ile bir telefon konuşmamı oldu. Bana bir konuşma yapmamı önerdi.Duygu ve düşüncelerimin bir bölümünü sizlere aktarma fırsatını verdiği için ona çok teşekkür ediyorum .Sabırla dinlediğiniz için sizlere de teşekkür ediyorum. Bu etkinliği düzenleyen arkadaşlarımı kutluyor ve özverili katkıları için hepsine teker teker teşekkür ediyorum.

Seneye tekrar buluşuncaya kadar sağlıkla kalın , hoşça kalın.Saygı ve sevgilerimi sunuyor,tüm dostları kucaklıyorum.

 

Elgin Bektöre

Emekli öğretmen albay

İngilizce öğretmeni